40 İslam şehrinin hikayesi: İslam Şehirleri Atlası
İslam coğrafyasını yakından takip eden ve ülkemizde bu coğrafyanın farklı meselelerine eğilen önemli isimlerden biri olan Taha Kılınç’ın kaleme aldığı İslâm Şehirleri Atlası kitabı birçok açıdan önemli.
İslam coğrafyasıyla ilgili yaptığı çalışmalarla tanınan Taha Kılınç, bu kez İslâm Şehirleri Atlası ile 7’den 70’e okurlarını selamlıyor. Rabat’tan Kaşgar’a 40 İslam şehrinin geçmişten bugüne hikâyesini anlatan eser, Narges Hashemy’nin birbirinden özel çizimleriyle okuru renkli bir yolculuğa çıkarıyor.
Şehirlerin kuruluş öykülerinden isimlerine, tarihe adını yazdıran ünlü kişiliklerinden mimari yapılarına, bilime katkılarından kültürlerine kadar uzanan bir yelpazede damıtılmış bilgilerin sunulduğu çalışma, üç kıtaya yayılan bu şehirlere kuşbakışı bakmamızı sağlıyor.
Genç okurlara 40 İslam şehrini farklı yönleriyle anlatan çalışma, yetişkinler için de hap bilgilerin yer aldığı sağlam bir kaynak olarak dikkatleri üzerine çekiyor. İslam şehirlerinin hikâyesini zevkle ve merakla okutan eseri Narges Hashemy’in özgün çizimleri süslüyor.
Birbirlerine bir tespihin taneleri gibi bağlı olan İslam şehirlerinin hikâyelerini okurken hem tarih ve kültürleri hakkında bilgi sahibi oluyor hem de bugün savaşlarla, çatışmalarla ve işgallerle anılan coğrafyaların bir zamanlar Müslümanlar için önemini kavrıyorsunuz.
Genç okurları en batıda Rabat’tan en doğuda Kaşgar’a kadar keyifli, öğretici ve şaşırtıcı bir yolculuğa çıkaran eser, onların zihinlerinde zamana ve mekâna kök salmış İslam medeniyetiyle ilgili farklı kapılar aralıyor.
“KİTABI 40 ŞEHİRLE SINIRLADIK”
Taha Kılınç esere başlarken,“Kitabı niçin 40 şehirle sınırladık? Bunu yaparken, en önemlilerini öne çıkarmayı amaçladık. Serüvenin devamını getirmeyi de siz kıymetli okurlarımıza bıraktık” diyor.
Sayfa: 168
Türkiye’yi bu atlasın dışında tutma sebebini ise şöyle açıklıyor;
“TÜRKİYE’Yİ KAPSAM DIŞI TUTTUK”
“Türkiye’yi kapsam dışında tuttuk. Bunun iki sebebi var. Her şeyden önce, İslâm Şehirleri Atlası’nın amacı, Türkiye’de yaşayan insanlara İslâm dünyasının kadîm şehirlerini tanıtmak. Ve ülkemiz, tarihî İslâm şehirleri yönünden öylesine zengin ki, Türkiye’nin derinliğini -birkaç şehirle kısıtlamak yerine- ayrı bir kitaba konu etmek gerekiyor.”
Yazar Taha Kılınç
KARDEŞİN KARDEŞİ ÖDÜRMESİ
İslâm Şehirleri Atlası’nda geçmişten bugüne İslam coğrafyasının kadim şehirlerinin hikâyelerini okurken özellikle bugünlerde işgal ve savaşla anılan beldelerin hikAyeleri öne çıkıyor. Mesela Suriye iç savaşında öldürülen ve yerlerinden edilen binlerce Müslümanın acı dolu hikâyesinin Habil’le Kabil’e uzanması sayfaların arasında kaderin bir cilvesi olarak beliriyor.
“Hz. Âdem’in oğullarından Kâbil, sırf kıskançlık sebebiyle kardeşi Hâbil’in canına
kıymıştı. Bu olay, aynı zamanda yeryüzünde işlenen ilk cinayetti. Şamlılar, Hâbil’in,
şehirlerinin kuzeyindeki Kasyûn Dağı’nda öldürüldüğüne inanır. Hatta dağın arka tarafında Hâbil’e ait olduğuna inanılan bir kabir bile vardır. Şam’ın Arapçadaki adı Dimaşk’tır. Tarihçiler, bu kelimenin iyi sulanan yer anlamına geldiğini söyler. Ancak bazı kaynaklara göre, Dimaşk kelimesinin kökeni dem-u şakîktir, yani kardeşi kanı. Bu haliyle, Hâbil’in Kâbil tarafından öldürülmesini hatırlatır.”